REKLAMIN TÜRKİYE‘NİN EKONOMİK GELİŞMESİ VE VERİMLİLİK ÜZERİNDE ETKİSİ
1-REKLAMCILIĞIN GENEL OLARAK TÜRK EKONOMİSİNDEKİ YERİ
A-REKLAM HARCAMALARI - G.S.M.H. İLİŞKİLERİ
Reklamcılığın milli ekonomi üzerindeki önemini gösteren iki gösretge vardır. Bunlardan birincisi, reklam harcamalarının G.S.M.H.’daki payı ve kişi başına düşen reklam harcamaları ; ikincisi reklamcılık ile ilgili mesleklerde istihdam edilen işgücü hacmidir.
I - Reklam H arcamalarının G.S.M.H.’daki Payı
Reklam harcamalarının tam ve doğru olarak tahminlemek ve bu harcamaları ülkeler bakımından karşılaştırmak güçtür.Çünkü, Reklam harcamaları doğrudan doğruya yapılan harcamalar olmakla birlikte reklamcılık dolayısıyla ilgili harcamalar vardır. Diğer taraftan ülkelerin ekonomik durumlarının aynı olmaması nedeniyle ülkeleri birbiriyle karşılaştırmak zor olamtadır.
Tablolar, bazı ülkelerde reklam harcamalarını, reklam hacamaları ile G.S.M.H. arasındaki ilşkileri ve Türkiye’deki reklam harcamalarını göstermektedir.
Tablolarda görüleceği üzere, reklam harcamalarının milli gelire olan oranın yüksek olduğu ülkeler, aynı zamanda kişi başına düşen gelir payının da yüksek olduğu ülkelerdir. Diğer bir değişle , ülkelerin hayat düzeyi ile reklam harcamaları arasında doğru orantı vardır. Çünkü, reklam talebi canlandırır, bu da üretimi ve yatırımları arttırarak insanların yaşam standartını yükseltip G.S.M.H’ye önemli katkılar sağlar.
(Tablo:7) 1986 Yılında Başlıca Ülkelerde Nüfus, Toplam Reklam Harcamaları ve Kişi Başına Reklam Harcamaları(Amerikan Doları Olarak)
Ülkeler Nüfus
(Milyon) Toplam
Reklam Harcamaları Kişi Başına
Reklam Harcamaları
Argentina
Australia
Austria 31.19
15.79
7.55
Bahrain
Belgium
Bolivia .44
9.87
6.36
China
Colombia
Costa Rica 1,045.54
29.96
2.71
Cyprus
Denmark
DominikanRebublic .67
5.10
6.79
El Salvador
Finland
France 5.11
4.93
55.24
Germany
Greece
Guatemala 60.73
9.95
8.61
Hong Kong
Ýndia
Indonesia 5.47
783.94
176.76
Ireland
Israel
Italy 2.29
121.40
2.76
Jamaika
Japan
Jordan 20.54
1.77
2.68
Korea
Kuwait
Lebanon 15.82
.35
81.71
Malaysia
Malta
Mexico 23..67
17.42
14.54
Morocco
Nepal
Netherland
New Zealand
Norway
Oman 3.31
4.17
1.27
Pakistan
Panama
Papua New Guinca 101.86
2.22
3.40
Peru
Philippines
Portugal 20.21
58.09
10.10
Qater
Saudi Arabie
Singapore .31
11.52
2.58
Sout Africa
Spain
Sri Lanka 33.24
39.08
16.64
Sweden
Switzerland
Taiwan 8.36
6.47
19.60
Thailand
Trinibad & Tobago
Turkey 52.44
UnitedArapEmirates
United Kindom
United States
Venezuela
Yugoslavia
Zimbabwe
(Tablo:8) 1985 ve 1986 Yıllarında Başlıca Ülkelerde Toplam Reklam Harcamaları
(Milli Para ile Milyon Olarak)
Ülkeler
1985
1986
Değişim Oranı (% )
Argentina
Australia
Austria
Bahrain
Belgium
Bolivia
China
Colombia
Costa Rica
Cyprus
Denmark
DominikanRebublic
El Salvador
Finland
France
Germany
Greece
Guatemala
Hong Kong
Ýndia
Indonesia
Ireland
Israel
Italy
Jamaika
Japan
Jordan
Korea
Kuwait
Lebanon
Malaysia
Malta
Mexico
Norocco
Nepal
Netherland
New Zealand
Norway
Oman
Pakistan
Panama
Papua New Guinca
Peru
Philippines
Portugal
Qater
Saudi Arabie
Singapore
Sout Africa
Spain
Sri Lanka
Sweden
Switzerland
Taiwan
Thailand
Trinibad & Tobago
Turkey
UnitedArapEmirates
United Kindom
United States
Venezuela
Yugoslavia
Zimbabwe
(Tablo: 9) 1986 Yılında Başlıca Ülkelerde Toplam Reklam Harcamaları, Gayri Safi Milli Hasıla,
Reklam Harcamalarının Gayri Safi Milli Hasılaya Oranı
Ülkeler Reklam Harcanmaları
(Milyon $) Gayri Safi
Milli Hasýla (Milyar $) Reklam Harcamalarının
G.S.M.H.’ye oranı
Argentina
Australia
Austria
Bahrain
Belgium
Bolivia
China
Colombia
Costa Rica
Cyprus
Denmark
DominikanRebublic
El Salvador
Finland
France
Germany
Greece
Guatemala
Hong Kong
Ýndia
Indonesia
Ireland
Israel
Italy
Jamaika
Japan
Jordan
Korea
Kuwait
Lebanon
Malaysia
Malta
Mexico
Norocco
Nepal
Netherland
New Zealand
Norway
Oman
Pakistan
Panama
Papua New Guinca
Peru
Philippines
Portugal
Qater
Saudi Arabie
Singapore
Sout Africa
Spain
Sri Lanka
Sweden
Switzerland
Taiwan
Thailand
Trinibad & Tobago
Turkey
UnitedArapEmirates
United Kindom
United States
Venezuela
Yugoslavia
Zimbabwe
(Tablo: 10) TÜRKİYE’DE 1986 ve 1987 YILLARINDA MECRALARA GÖRE
REKLAM HARCAMALARI (MİLYON TL)
(1986) (1987)
TV
TV1 TV2 TV1 TV2
TRT’ye ödenen 50.616 205 87.308 1.119
TV Yapım ve Hizmet*ücretleri. 19.740 103 21.842 279
TOPLAM 70.356 368 109.210 1.398
BASIN
Ürün ve Hizmet reklamları** 28.954 50.425
RADYO
3.072 3.500
DİĞER
6.818*** 7.642***
GENEL
TOPLAM 109.568**** 172.175
NOT: *Tv yapım ve hizmet ücretlerinde 1986’ya göre 1987’deki küçük artış, ajans komisyonlarının ve prodüksiyon masraflarının farklılaştırmasından kaynaklanmaktadır. Bu giderler , 1986’da %38, 1987’de %25 üzerinden hesplanmıştır.
**Basında küçük, resmi ve mecburi aracılık ilanları dahil edilmemiştir.
***Tahmini
****1986’nın toplamına küçük ilanlar dahil edilir.
Kaynak: Mana ajans/Thompson, 1987 Reklam Harcamaları, İstanbul.
II- Reklamcılığın Yarattığı İstihtam Hacmi
Reklamcılık faaliyetleri gerek doğrudan doğruya gerekse dolaylı olarak önemli bir istihtam alanı oluşturur.
Doğrudan doğruya istihtam, reklamcılık mesleklerinde çalışan personel sayısını, dolaylı istihtam ise reklam meslekleri ile ilşkili olan yan reklamcılık işletmelerinde çalışan personel sayısını ifade eder. Türkiye’de üç yüze yakın reklam ajansı var ve bunların en az elli personel çalıştırdığını düşünürsek en az 15.000 kişiye istihtam sağladığını söyleyebiliriz. Bunun yanında reklamla ilgili kuruluşlar; studyolar, çekim platoları, fotograf studyoları, grafik studyoları v.b. pek çok kuruluş istihtam sağlamaktadır.
B-REKLAMCILIĞIN BİR ENDÜSTRİ OLARAK
EKONOMİK GELİŞMEDEKİ ROLÜ
Reklamcılık faaliyetleri bizzat bir endüstri oluşturur. Bu Endüstri;
-“kitlesel (yığın) üretimin gelişmesini,
-ekonomik aktivitelerin yayılmasını,
-hayat düzeyinin yükselmesini sağlar; (moda parfümeri, turizm)
-görünür ve görünmeyen ihracatın gelişmesine katkıda bulunur;
-basın gibi tek başına reklamcılık yatırımlarının ortalama %30-70’ni absorde eden faaliyetler reklamcılık sayesinde faaliyetlerini sürdürebilmektedir;
-Merkezi bir yönetime sahip olan radyo ve televizyon için kamu finansmanın yükünü hafifleten bir araçtır.,
-Radyo ve televizyon idarelerinin doğrudan doğruya özel özel teşebbüse ait olması durumunda reklamcılk faaliyetleri, tümüyle reklam gelirleri ile finanse edilmektedir;
-birçok ülkede basın ancak ticari reklamcılık faaliyetleri ile etkisini göstermiş, sadece reklam ajanslarına dayanan basın faaliyetleri yavaş yavaş reklam niteliği taşımayan bilgi verici bir niteliğe geçebilmiştir
-Basın; devlet ve kamu kurumları ve siyasal partiler karşısında bağımsızlığını ancak reklamcılık faaliyaetlerine dayandıkıtan sonra elde edebilmiþtir.
-Nihayet reklamcılık faaliyetlerinden devletin ve yerel yönetimlerin sağladığı verginin önemi büyüktür”.
2-REKLAMCILIĞIN DÜZENLİYİCİ FONKSİYONU VASITASIYLA TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GELİŞMESİNDEKİ ROLÜ
Türkiye’nin eoknomik gelişme stratejisinde kabul edilen prensiplerden biri de, ekonomik toplam arz ve taleb arasında sürekli bir dengenin sağlanması, darboğazların oluş masına meydan verilmemesidir. Toplam arz ve taleb arasında sürekli bir dengenin sağlanmasında, diğer bir değişle, sağlıklı bir ekonomik kalkınmada, reklamın önemli bir düzenliyici rolü vardır. Çünkü, mal ve hizmetlerin belirli marka altında piyasaya sürülmeleri ile mal ve hizmetlerin kişilik kazanması, tüketicilerin o malın diğer mallardan farklı özelliklerini ve avantajlarını tespit etmelerine, üreticilerin de üretim tercihlerini tüketici istekleri doğrultusunda isabetli bir şekilde yapmalarına imkan verir.
Bundan başka birçok mal ve hizmetlerde üretin ve tüketim dönemleri arasında bir paralellik yoktur.Reklamcılk bu durumda gerçek bir düzenleyici ve istikrar sağlayıcı bir rol oynar. Örneğin, üretimin düzenli, fakat tüketimin genellikle mevsimlik olduğu mallarda (kömürün evlerde kullanılması) veya tüketimin düzenli, üretimin mevsimlik olduğu mallarda (balık ve meyve gibi), ya da üretim ve tüketimin mevsimlik olduğu mallarda (zeytinyağı gibi), reklamın rolü, üretim sürecinde faliyetleri durdurmaya ve dağıtım kuruluşlarında aşırı stokların meydana gelmesine engel olmak için tüketimi teşvik etmesidir.
Türk ekonomisinde ve ekonomik kalkınmamızın devamında en önemli sorunlarından biri
üretimin kesintisiz devam etmesini sağlamak ve aşırı stok birikmesine engel olması dikkate
alındığında tüketimi teşvik eden reklamın rolü ekonomik gelişmede son derece önemli olduğu kolayca anlaşılabilir.
3-REKLAMIN PAZAR BÜYÜMESİ “YENİ İÇ VE DIŞ PAZAR YARATMASI VE PAZAR YAYGINLAŞTIRMASI” BAKIMINDAN TÜRK EKONOMİSİNİN GELİŞMESİNE ETKİSİ
Beş Yıllık Kalkınma Planlarında Türk Ekonomisinin sanayileşme yoluyla kalkınması temel strateji olarak kabul edilmiştir. Beş plan döneminde de alınan önlemleri sanayi sektörünede yoğunlaştırılmıştır.
Sanayileşmenin hedef olarak seçilmesinin nedeni sanayinin hızlı bir ekonomik gelişmede sahip olduğun itici güç, üstünlük ve yarattığı ekonomik imkanlardır. Gerçektende sanayileşme teknolojik gelişmeye, üretim faktörlerinin daha etkin ve verimli kullanılmasına, doğal hammadde kaynaklarının ve tarımsal ürünlerin değerlendirilmesine, artan nüfüsa istihdam sağlanmasına, kültürel gelişmeye ve çağdaşlaşmaya imkan veren ve siyasal bakımdan dışa bağımlılığı azaltan siyasi gücün sembolü olan bir faktördür.
Şüphesiz, sanayileşme yoluyla kalkınma modelinde sanayi mallarına karşı yeterli iç ve dış talebin yaratılması en önemli sorun olatrak karşımıza çıkmaktadır. Çünkü Türkiye sektörde üretim sorunları kısmen çözümlenmiş, üretilenin nasıl satılabileceğini tesbit etmek düzeyine gelmiş bir ülkedir. Gerçekten Türkiye’nin en önemli sorunlarından birinin, iç ve dış talep yetersizliğinin yarattığı sıkıntı olması bu durumu kanıtlamaktadır. Türkiye’de enflasyon içinde ekonomik durgunluktan çıkış ve sürekli ekonomik gelişme, sanayi mallarına yeterli iç ve dış talebin yaratılmasına bağlıdır. Talep yaratmanın etkin yoluda reklamdır. Çünkü rerklam Pazar büyümesi olarak ifade edilen pazar yaratma Pazar yaygınlaştırmasını sağlayan bir tekniktir.
Reklam, yeni bir ürün, yeni bir hizmet söz konusu edildiğinde o mal ve hizmetin henüz mevcut olmadığı bir pazar yaratabilir. Çünkü, yeni ürün ve hizmetin reklam vasıtasıyla tanıtılması yeni ihtiyaçlar yaratmak önceden mevcut olan ihtiyaçları karşılamayı imkan verecek yeni bir markayı tanıtmak suretiyle sanayi ve ticaret sektörlerinin , iş alanlarının genişlemesini ve daha büyük boyutlar kazanmasını sağlar. Kabul etmek gerekir ki, reklam olmadan yeni bir piyasa yaratmak mümkün değildir. Reklam en azından yeni bir piyasa yaratılmasına, yeni ürün ve hizmeti alıcıların bilgisine hızla sunulmasına imkan veren tek araçtır. Reklam ile elde edilen büyük pazarlar ülkelere önemli ölçüde ekonomik kalkınma hızı sağlar. Büyük pazarlar Türk ekonomisinin rekabet sınırlarını pazarlar dış pazarlara yayarak, teşebbüsleri sadece iç pazarda değil, dış pazardaki rakiplerinin de teknik imkan ve yöntemlerini tanımaya zorlayarak, ekonomik geilşmeye dinanizm kazandırır. .
Büyük pazardaki rekabet, Türk ekonomisinde üretim faktörlerinin en verimli bir şekilde kullanılmasını sağlar. Böylece verimliliğe bağlı olarak artan karlar sonucunda yatırım ve istihdam imkanları artar. Ayrıca büyük pazar sayesinde gelişen teknolojilerden yararlanma imkanı doğması ve ihtisaslaşmayı mümkün kılarak teşebbüsleri boyutu büyütmesi ve bunula beraber artan üretimle maliyetler önemli ölçüde düşer.
Özetle, reklam mal ve hizmetler için yeni pazarlar yaratarak, mevcut pazarları genişleterek Pazar büyümesine imkan vereir.
4-REKLAMIN MAL VE HİZMET KALİTESİ ÜZERİNE OLAN ETKİSİ VASITASIYLA TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GELİŞMESİNDEKİ ROLÜ
Türkiye’nin ekonomik kalkınmasını etkileyen temel faktörlerden biri, üretilen mal ve hizmetlere iç ve dış piyasalarda yeterli ve sürekli talep bulmak, piyasa sağlamaktır. Yeterli ve sürekli talep ise, fiyat fatörü yanısıra kaliteye bağlıdır. Prensip olarak reklam tüketiciyi kalite bakımından tatmin edeceğine güvenilen mal ve hizmetlere uygulanır. Çünkü reklam bir yatırımdır. Bu yatırımın maliyeti, ancak reklam sayesinde sağlanacak talep hacmine bağlıdır.
Diğer taraftan reklam kötü kaliteli bir mal içinde yapılabilinir. Ancak, bu durumda yetersiz olacak satış hacmi, reklam harcamalarının işletmeye olan yükünü arttıracaktır. Bunun yanında teşebbüsün kötü kalite bir tek ürünü bile işletmenin tüm ürünlerinin kötü olarak tanınmasına ve sonuçta işetmenin adının kötüye çıkmasına neden olabilir. Bu nedenle, işletmeler reklamda kalite faktörünü işlemek ve gerçekten kaliteyi malda sağladıklarını kanıtlamak zorundadırlar.
Şu halde, reklam, işletmeleri kalite islahına zorlayan bir fatördür ve kaliteli mal ve hizmetin reklamı satış hacminde sürekli bir artış sağlar ve reklam harcamalarının maliyetini düşürebilir.
5-REKLAMIN İŞLETME FONLARININ ETKİN KULLANIMININ
SINIRLARINI BELİRLEYEN BİR FAKTÖR OLARAK TÜRKİYE’NİN
EKONOMİK GELİŞMESİNDEKİ ROLÜ
Reklam, bir işletmenin hiçbir zaman tek satış aracı değildir. Reklam; pazarlama karmasını oluşturan araştırma, müşteriye hizmet, satış geliştirme, dağıtım, fiyat yapısı, kredili satış gibi elamanlarından biri olup , işletme yönetimine göreeceli bir ağırlrıkta katılır.
Reklama tahsis edilen parasal kaynakların hacmi, reklam işleminin konusu ve maliyeti ne olursa olsun, reklam sayesinde elde edilen hasılanın, reklam harcamalarından yüksek olması gerekir. Böylece reklam rantıbilitesinden söz edilebilir. Rantıbilitenin maxsimum sınırı, reklama tahsis edilecek harcama miktarını tespit etmek son derece önemlidir. Çünkü reklam, çok kez bir bir ürünün satışlarını çoğaltmak amacını güder; oysa, satışların artması karın artrması demek değildir. Zira bazı hallerde teşebbüste satış hasılatı artsa bile, üretim giderlerinin artması nedeniyle net kar azalabilir.
6-REKLAMIN FİYATLAR ÜZERİNE OLAN ETKİSİ DOLAYISIYLA TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GELİŞMESİNDEKİ ROLÜ
Fiyat, diğer şartlar aynı kalmak kaydı ile tüketici kararlarını etkileyen en önemli faktörlerden biridir. Fiyat özellikle üç faktöre bağlıdır. Bunlar; talep, maliyet, rekabet unsurlarıdır. Reklam, fiyata bağlı olduğu bu dört faktörü etkileyerek Türkiye’nin Ekonomik gelişmesine yardımcı olur. Reklamın fiyatı etkileyen talep üzerindeki baskısının ilk etkisi toplam talep artışına yol açmasında görülür. Reklam malı satın alma isteğini uyandırarak talep yaratmakta, talepteki mutemel direnişi azaltmakta ve o mala karşı talep esnekliğini artırarak, fiyat düşmelerinde reklam edilmeyen mala oranla talebin daha fazla artmasına yol açar. Reklam sayesinde fiyatta herhangi bir değişiklik yapılmadan aynı fiyat düzeyinde daha çok talep yaratabilir ve genişletebilir. Diğer yandan reklam, pazar gelişmesini, piyasaya yeni rakiplerin katılmasını kolaylaştırır, markaların gelişmesini ve yeni rakipler arasında rekabeti arttırır. Bu rekabet ortamı mal ve hizmetlerin fiyatların düşmesinde önemli bir rol oynar. Ancak bazı ekonomistler serbest rekabet düzeninde reklamın büyük firmalar tarafından yapıldığını, küçük ve piyasaya yeni girmek isteyen yeni firmaların büyük firmaların reklam gücü ile yarışamayacaklarını ve bu firmalar ağır reklam masraflarını karşılayamayacak piyasaya girmekten vazgeçiceklerini iddia ederler. Büyük firmalar büyük reklam kampanyaları ile piyasada tekel gücü oluşturarur, az üretimde bulunup daha yüksek fiyattan mal ve hizmet satarak aşırı kar elder. Şu halde reklamı serbest rekabet düzenini geliştiren ve güçleştiren bir faktör olarak görebiliriz. Serbest rekabet düzeninde reklam, mallara kişilik kazandırarak mal farklılaştırılmasına yardım eder; tüketicilerin bilinçlenerek tecih yapma olanaklarını kolaylaştırır. Reklamın bilinçlendirdiği tüketici karşısında üreticiler daha kaliteli, farklı mal ve hizmet üretmek zorunluluğunda kalırlar. Kalite ve farklılaştırma Türk ekonomisinde uzun vadeli gelişmesinde hayati bir önem taşır ve ekonomiye canlılık kazandırır. Çünkü rekabet üreticilerin daha kaliteli mal ve hizmet üretimi için yeni teknik imkanlar ve yöntemler aramasını gerekli kılar. Böylece kalite ve teknoloji yarışı Türk ekonomisinin gelişmesinde itici bir güç faktörü olur. Reklam yeni mamullerin yaratılmasına fırsat vererekte yine Türk ekonomisine katkıda bulunur. Ayrıca Türk ekonomisinin istikrar programının uygulanmasından bu yana iç talep yetersizliği ile karşı karşıya bulunduğu dikkate alındığında ,reklamın talep genişletici fonksiyonu piyasalarda dinanizm yaratma bakımından büyük önem taşıdığı anlaşılır. Örneğin, tüketici isteklerini uyaran ve geliştiren bir reklama dayalı dağıtım sistemi Türkiye’nin geçmişte yeterli talep bulamayan mallarının hem talebinin hem de bu talebi karşılamak için üretimini ve üretimi gerçekleştirecek yeni işletmelerin kurulmasını teşvik etmiştir.
Reklamın diğer bir yönü maliyet fiyatını düşürmesidir. Çünkü, reklamın sağladığı büyük ve sürekli müşteri kitlesi kitlesel üretimi yaratmakta, böylece bir yandan büyük işletmerin doğmasına, istihdam imkanlarının gelişmesine, diğer yandan tüketici çıkarlarının korunmasına imkan vermektedir.
Büyük işletmeler uluslar arası piyasalarda sahip oldukları rekabet gücü ve kurumsal statüleri ile gelirlerini arttırmak suretiyle ekonomik gelişme için itici ve finansman kaynağı yaratıcı bir fonksiyon görmektedirler. Türkiye dünya piyasalarında rekabet gücünü arttırmak suretiyle dışa açılmak, ekonomik gelişmesinde süreklilik kazandırmak, yatırımlarını da sürekli vergi kaynaklarıyla karşılamak hedefinde ve zorunluluğunda olan bir ülkedir. Bu hedef yukarıda da açıklandığı üzere talep yaratacak ve talebe süreklilik kazandıracak etkin bir reklam faaliyetinin sağlayacağı ucuz ve kitlesel üretime bağlıdır.
Şüphesiz bazı durumlarda imalatçı, tüketiciye mal ve hizmetlerini sunarken maliyetlerde sağlanan tasarrufu yansıtmayabilir ve satış fiyatını indirmeyebilir. Böylece sağlanan yüksek kar imalatçıyı yeni yatırımlara teşvik ettiği gibi, işçilere daha yüksek ücret ödenmesine, devletin de gittikçe büyüyen vergi matrağı üzerinden daha çok vergi geliri sağlamasına imkan vermektedir.
Türkiye’nin ekonomik gelişmesini öncelikle yatırımlardaki artışa ve yeterli ve güvenilir finansman kaynakların sağlanmasına bağlı olduğu dikkate alındığında, reklamın bu durumda da kitlesel üretim, yüksek kar ve yüsek vergi gelirleri yaratan fonsiyonu ile ekonomik gelşmenin gerçekleşmesine etki eden önemli bir fonksiyon gördüğü anlaşılır.
Görülüyor ki, reklam, satışları uyarmak ve arttırmak suretiyle fiyaların düşmesine imkan veren ve ekonomik gelişmeye yardımcı olan önemli bir faktördür.
7-REKLAMIN STOKLARIN DÖNME ÇABUKLUĞUNU ARTTIRMAK SURETİYLE TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GELİŞMESİNDEKİ ROLÜ
Reklam, ticaret ve sanayi işletmelerinde mamullerin satış hacimlerini arttırmak, malaların stokta kalış süresini kısaltmak suretiyle stokların dönme çabukluğunu arttırıp, işletme kapitalinin daha çabuk serbest kalmasını ve bu kapitalin işletmenin başka amaçları için kulllanılmasını sağlar. Maliyet fiyatlarının ve tüketici fiyatlarının düşürülmesine, stokta bulundurmanın yaratması muhtemel risklerin azaltılmasına, bazı durumlarda da malın fiziksel özelliklerinin korunmasına imkan verir.
Üretim hasılasının daha çabuk paraya çevrilmesi suretiyle teşebbüsler işletme sermayesini yeniden kullanmak imkana sahip olurlar. Böylece dışarıdan kısa vadeli kredi almak ihtiyacını belirli ölçüde sınırlayabilirler. Özellikle, kredi maliyetlerinin aşırı düzeyde olduğu ve finansman güçlüklerinin işletme faaaliyetlerini tehdit eden boyutlara ulaşacak kadar önem kazandığı günümüzde işletmelerin kısa vadeli para ihtiyaçlarının karşılanmasına katkıda bulunmak son derece önemli bir husustur. Çünkü, finansman ihtiyacının zamanında karşılanmaması durumda işletmeler ya ağır finansman tedarik giderleri ile faaliyetlerini devam ettirrmek ya da kurulu kapasitelerden yararlanma oranını düşürerek faaliyetlerini sınırlamak yoluna gitmek zorunda kalırlar. Reklam, talebi uyrmak suretiyle satış hacmini arttırarak her iki riski de kısmen önlemektedirler.
Diğer taraftan stokta kalış sürelerinin uzaması stok maliyetleri arttıran, böylece maliyet ve satış fiyatlarını yükselten faktör olduğundan reklamın stok dönme çabukluğunu yükseltici etkisi stok maliyetlerin ve dolayısıyla maliyet ve satış fiyatlarını düşürerek satışları yeniden uyarıcı bir etki gösterir. Ayrıca stok kalış sürelerinin uzaması maların fiziksel bozulmalardan doğan risleride reklam stok dönme çabukluğunu arttırarak engel olur.
Bilindiği üzere stoklar işletmeler için her zaman belirli ölçüde risk yaratabilirler. Bu nedenle işletmeler, stok artışları karşısında üretim hacmini düşürmek, kurulu kapasiteden yararlanma oranını indirmek zorunda kalırlar. Böyle bir tutum ise milli ekonomi için gelişmeyi olumsuz yönde etkiler. Oysa Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri mevcut kaynakllarını ve kurulu üretim kapasiteleini, gelişmeyi hızlandıracak şekilde etkin kullaınımını sağlamaktır.
8-REKLAMIN PLANLAMA İÇİN SAĞLADIĞI VERİLER VASITASIYLA TÜRKİYE’NİN EKONOMİK GELİŞMESİNDEKİ ROLÜ
Planlama, amaçlar ile optimal hedeflere ulaşmaya tahsis edilecek ve global bir analize dayanan balirli araçların kordine edilmesidir. Temel amaç; milli hasılayı en yüksek düzeye çıkarmak,dengeli bir gelişmeyi gerçekleştirmektir. Gerçekten gelişmenin birbirini izleyen büyük ekonomik ve sosyal soruhnlar ortaya çıkarmaması için bir seri dengenin mevcut olması ve her ilgili sektörde arz ve talep arasında bir ahengin sağlanması gerekir. Arz ve taleb arasında dengenin sağlanması ise, gelecek için arz ve talep tahminlerinin isabetli bir şekilde yapılmasını, isabetli tahminde öncelikle talep konusunda reklamcılık fonksiyonlarının etkin bir şekilde yürütülmesini gerekli kılar.
Geleceğe yönelik tahminler planlamayı gerektirir. Planlama; tüketici talep tahminlerini gerçeğe en yakın şekilde yapılmasını, böylece, Tüketici talep hacmine uyum sağlayacak şekilde üretimin yönlendirilmesine imkan sağlamış olur. Bu husus, milli ekonomide makro dengelerinin sağlanması aşırı ve noksan üretim kapasitelerin önlenmesi, kurulu kapasitelerin yeterli düzeyde yararlanılması bakımından son derece önemlidir. Reklamın buradaki önemi, reklamın sadece basit bir düzenleyici fonsiyonu başarmasından ibaret olmayıp, harakete getirici, uyarıcı bir rol oynamaktadır. Çünkü reklam, nufus istatisklerinden ve anketlerden yararlanarak hangi mala, hangi şartlarda talep olacağını göstebilir.
Bundan başka, tarım ekonomisinin egemen olduğu Türkiye gibi ülkelerde tarımsal üretime yön vermek son derece önemli hususlardan biridir. Çünkü, tarımsal üretimin hakim olduğu ülkelerde çifçiyi korumak, ürünü değerlendirmek, fiyat istikrarı sağlamak, üretime iç ve dış talep sartları doğrultusunda yön vermek için uygulanan ve Devlet için sübvansiyonlar yolu ile önemli bir kamu gideri oluşturan destekleme alımları ve taban fiyat politikası ancak tüketici talep tahminlerinin ve şartlarının isabetli bir şekilde saptanmasına bağlıdır. Bu da reklamcılığın fonsiyonlarından yararlanmayı gerekli kılar.
SONUÇ
Ekonomik büyümeyi dışa açık bir ekonomik model içinde gerçekleştirmeyi hedef alan ülkemizde, verimlilik artışlarını ve kârlarını daha üst düzeye çıkarma çabasında bulunan işletmeler, bu amaca ulaşmak için; tüketici isteklerine uygun üretimi, kaliteyi ve fiyatı öngören dinamik bir pazarlama felsefesi içinde, bir yandan ürün ve piyasa çeşitlendirmesine giderken, öte yandan, eski müşterilerini korumak, potansiyel müşterileri çekmek için satışları etkileyen önemli faktörlerden birisi olarak reklama başvurmak ve dinamik reklam modelleri uygulamak zorundadırlar. Bu politikalarda, reklam sadece basit bir rekabet ve satış arttırma aracı olarak değil, tüketiciyi aydınlatan, bilinçlendiren, toplumun kültür düzeyini yükselten, tüketicinin bilinçli seçimine yardımcı olan, firma imajını sürekli olarak canlı tutan ve güçlendiren, sonuçta firmanın verimliliğini arttıran bir araç olarak kabul edilmelidir.
Ancak, reklamın bilimsel pirensipler içinde etkin kullanımı ile sağlayacağı verimlilik daha mutlu bir dünyanın yaratılmasına katkıda bulunabilir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder