DAYANIŞMA
- Nerede birlik, orada dirlik.
- Bir elin nesi var? İki elin sesi var.
DOĞRULUK
- Haklı söz, haksızı Bağdat’tan çevirir.
- Eğri otur, doğru söyle.
- Doğruyu söyleyeni dokuz köyden kovarlar.
- Doğru söz ağıdan acıdır.
- Doğru söz yemin istemez.
- Doğru söze akan sular durur.
DOSTLUK
- Bir dost kırk yılda kazanılır.
- Eski dost düşman olmaz.
- Dost acı söyler.
- Dost başa bakar, düşman ayağa. Dost ile ye, iç alışveriş etme.
- Dost dostun ayıbını yüzüne söyler.
- Dostun attığı taş baş yarmaz.
- İyi dost kara günde belli olur.
- Hayırsız dost gereksiz post.
- Her şeyin yenisi, dostun eskisi.
- Sadık dost akrabadan yeğdir.
HUY
- Güzel huylu olanın can verirler sözüne, çirkin huylu olanın kimse bakmaz yüzüne.
- Can çıkmayınca huy çıkmaz.
- Huylu huyundan vazgeçmez!
- İnsan yedisinde ne ise yetmişinde de odur.
- Sütle giren huy canla çıkar.
İNAT
- Bir inat, bir murat.
İNSAN ÖMRÜ
- Ağaç yaş iken eğilir.
- Çok yaşayıp sürünmekten, az yaşayıp devran sürmek yeğdir.
- Gençliğin kıymeti ihtiyarlıkta bilinir.
- Her şey vaktiyle olur, horoz bile vaktinde öter.
- Her şeye çare bulunur, ölüme çare bulunmaz.
- Ununu eledi, eleğini astı.
- Yaş yetmiş iş bitmiş.
İŞ
- Acele işe şeytan karışır.
- Alet işler el övünür.
- Adamın iyisi iş başında belli olur.
- Dibi görünmeyen sudan geçme.
- İşine hor bakan boynuna torba takar.
- Her sakalın bir tarağı vardır.
- Herkes kaşık yapar, ama sapını ortaya getiremez.
- İşini bilmeyen kasap, ne satır bırakır ne masat.
- İşini kış tut da yaz çıkarsa bahtına.
- İş insanın aynasıdır.
- İşin yoksa şahit ol, paran çoksa kefil.
- İşleyen demir ışıldar.
- Nerede hareket, orada bereket.
- Sen ağa ben ağa, bu ineği kim sağa?
- Soğanın acısını yiyen bilmez, doğrayan bilir.
- Tembele iş buyur, sana akıl öğretsin.
- Temiz iş altı ayda çıkar.
- Ustanın çekici bin altın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder