OSMANLI DEVLETİ’NİN SAVAŞTIĞI CEPHELER
** Kendi toprakları üzerindeki cepheler :
Taarruz Cepheleri :
* Kafkas
* Kanal
Savunma Cepheleri :
* Çanakkale
* Irak
* Suriye – Filistin
* Hicaz – Yemen
** Müttefiklerine yardım için savaştığı cepheler :
* Romanya
* Makedonya
* Galiçya
Kafkas Cephesi : Doğu Anadolu’nun Ruslar’ın eline geçmesini engellemek, daha öce kaybedilen toprakları geri almak, Kafkaslar’ı ele geçirerek Turan İdealini gerçekleştirmek amaçlanmıştır.
Osmanlı Devleti soğuk, hastalık ve açlık karşısında yaklaşık 100.000 şehit vermiştir. Ruslar ilerleyerek Muş, Bitlis, Van, Erzurum ve Trabzon’a kadar Doğu Anadolu’yu ele geçirmiş, Mustafa Kemal, Muş ve Bitlis’i bizzat kurtarmıştır. 3 Mart 1918 Brest-Litowsk Antlaşması ile bu bölgeler, hatta 1878 Berlin Antlaşması’yla kaybedilen Kars, Ardahan ve Batum da geri alınmış, Kafkas cephesi kapanmıştır.
Not : Karışıklık çıkaran Ermeniler, 1915 Tehcir Kanunu ile Suriye taraflarına sürülmüştür.
Kanal Cephesi : İngiltere’nin sömürgeleri ile irtibatını kesmek için Almanlar’la beraber Süveyş Kanalı’na iki kez çıkarma yapılmışsa da başarılı olunamamıştır.
Not : İngiltere tepki olarak Çanakkale ve Irak cephelerini açmıştır.
Çanakkale Cephesi (18 Mart 1915) :
Cephenin Açılma Sebepleri :
* Rusya’ya yardım etmek
* Osmanlı Devleti’ni savaş dışı bırakmak
* Boğazlar’ı ve İstanbul’u ele geçirerek jeopolitik açıdan avantaj elde etmek
* Balkan devletlerini kendi yanlarında savaşa çekerek yeni cepheler açmak.
* Savaşı kısa sürede sona erdirmek.
Sonuçları :
* Nusret mayın gemisinin başarılı çalışmaları, Türk askerinin kahramanlığı ve topçuların isabetli atışları karşısında İtilaf devletleri gerek denizde gerekse karada mağlup olmuşlardır.
* Savaş en az 2 yıl daha uzamıştır.
* Bulgaristan Osmanlı Devleti’nin yanında savaşa girmiştir.
* İngiltere ve Fransa’nın itibarı sarsılmıştır.
* Gizli antlaşmalar gündeme gelmiştir. (Rusya’nın isteği üzerine)
* Rusya’ya yardım yapılamayınca Çarlık Rejimi zor duruma düşmüş ve 1917 Bolşevik ihtilali’ne zemin hazırlamıştır.
* Mustafa Kemal’in Anafartalar, Conkbayırı, Arıburnu ve Kireçtepe’de elde ettiği başarıları, Milli Mücadele’ye lider olmasını sağlamıştır.
Irak Cephesi : İngiltere Rusya’ya karadan yardım yapmak ve petrol bölgelerini ele geçirmek amacıyla taarruza geçmiş ise de Osmanlı orduları tarafından Kut’ül-Amare bölgesinde durdurulmuşlardır. Fakat yardım alan İngilizler ilerleyerek Bağdat’ı ele geçirmişler, Musul önlerine geldiklerinde Mondros Mütarekesi imzalanmıştır.
Suriye, Filistin, Hicaz ve Yemen Cepheleri : Bu cephelerde İngilizler’le ve onların kandırdıkları Araplar’la mücadele edilmiş ve bu topraklar kaybedilmiştir.
Not-1 : İslamcılık fikrinin geçerliliğinin kaybedildiği görülmüştür.
Not-2 : Osmanlılar’dan ayrılan en son topluluk Araplar’dır.
Not-3 : Mustafa Kemal’in I. Dünya Savaşı’ndaki son görevi en son kapanan Suriye Cephesinde Yıldırım Orduları grup komutanlığıdır.
Romanya, Makedonya, Galiçya Cepheleri : Müttefiklerine yardım amacıyla ordular gönderilen bu cepheler, Rusya’da ihtilalin çıkması ve Brest-Litowsk Antlaşması’yla kapanmıştır.
WİLSON İLKELERİ ( 8 OCAK 1918)
A.B.D. başkanı Wilson, savaş sonrası düzeni sağlamak ve barışı korumak amacıyla 14 maddelik ilkelerini yayınlamıştır. Buna göre :
* Boğazlar bütün devletlere açık olacak
* Her millet kendi geleceğini kendisi tayin edebilecek, Türkler nüfus yoğunluğuna sahip oldukları bölgelerde bağımsız olarak yaşayabilecekler, azınlıklar nüfus çoğunluğuna sahip oldukları bölgelerde bağımsız devletler kurabilecek
* Savaş sonrası toprak işgali olmayacak
* Mağlup devletlerden savaş tazminatı alınmayacak
* Gizli anlaşmalar iptal edilecek, barış görüşmeleri açık olacak
* Alsac-e Lorainne bölgesi Fransa’ya verilecek
* Cemiyet-i Akvam (Milletler Cemiyeti) kurulacak
* Sömürgecilik yapılmayacak
GİZLİ ANTLAŞMALAR (OSMANLI DEVLETİ’Nİ PAYLAŞMA TASARILARI)
* 1915 Boğazlar Antlaşması : Rusya’yı kendi yanlarında tutabilmek için İngiltere ve Fransa tarafından İstanbul, Boğazlar ve Marmara kıyıları Rusya’ya vaadedilmiştir.
* 1915 Londra Antlaşması : 12 Ada ve Güneybatı Anadolu İtalyanlar’a vaadedilerek itilaf Devletleri’nin yanında savaşa çekildiği antlaşmadır.
* 1916 Sykes-Picot Antlaşması : İngiltere ve Fransa’nın Osmanlı topraklarını paylaştıkları anlaşmadır. Çukurova, Güneydoğu Anadolu, Musul ve Suriye çevresi Fransızlar’a, Irak İngilizler’
e bırakılacak, diğer bölgelerde ise bir Arap devleti kurulacaktır.
* 1916 Petrograd Antlaşması : Doğu Anadolu ve Trabzon’a kadar olan Karadeniz kıyıları daha önceki bölgelere ek olarak Rusya’ya bırakılmıştır.
* 1916 Mac – Mahon Antlaşması : İngilizler’in Mısır valisi Mac-Mahon ile Hicaz Emiri Şerif Hüseyin arasında yapılmıştır. Araplar’ın Osmanlı Devleti’ne isyan etmelerine karşılık bağımsız bir Arap devleti vaadedilmiştir.
* 1917-Saint Jean de Maurienne Antlaşması : Rusya’nın savaştan çekilme ihtimali üzerine İtalya’nın önemi artmış ve önceki bölgelere ek olarak Batı Anadolu da İtalyanlara vaat edilmiştir.
Not : Rusya’da Bolşevik İhtilali sonunda kurulan yeni rejim tarafından gizli antlaşmalar dünya kamuoyuna duyurulmuş, böylece uygulama alanı bulamamışlardır.
I. DÜNYA SAVAŞI’NIN SONUÇLARI
.Yaklaşık 10 milyon insan hayatını kaybetmiştir.. Bazı büyük devletler yıkılmış, yeni devletler kurulmuştur. (Avusturya, Macaristan, Yugoslavya, Polonya, Çekoslovakya)
. Bazı devletlerde rejim değişikliği meydana gelmiştir. (Rusya’da kominizm, İtalya’da faşizm, Almanya’da nazizm, Türkiye’de cumhuriyet). Genel olarak cumhuriyet ağırlıklı rejimler kurulmuştur.
. Bazı devletlerde yönetimde değişiklikler olmuştur. (İttihat Terakkiciler yurt dışına kaçmış, Ahmet İzzet Paşa kabinesi kurulmuştur.)
. Yeni teknolojik silahlar kullanılmıştır. (Uçak, tank, denizaltı)
. Kurtuluş Savaşı’na sebep olmuştur.
. Mağlup devletlerle önce ateşkes, daha sonra barış antlaşmaları imzalanmıştır.
Bulgaristan ile Selanik Mütarekesi – Neuilly Barış Antlaşması
Osmanlı ile – Mondros Mütarekesi – Sevres Antlaşması
Avusturya ile – Willa Gusti Müterakesi – Saint Germain Barış Antlaşması
Almanya ile – Rethondes Müterekesi – Wersailles (Versay) Barış Antlaşması
Macaristan ile – Trianon Barış Antlaşması imzalanmıştır.
* Osmanlı Devleti Ortadoğu topraklarını kaybetmiştir.
* I. Dünya Savaşı’nın sonuçları özellikle (Versay Antlaşması) II. Dünya Savaşı’na sebep olmuştur.
* Milletler Cemiyeti (Cemiyeti Akvam) kurulmuştur.
MONDROS ATEŞKES ANTLAŞMASI (30 EKİM 1918)
** Siyasi Alandaki Maddeler :
-Boğazlar İtilaf devletleri denetimine bırakılacaktır. (Osmanlıların Anadolu toprakları ile Rumeli toprakları arasındaki bütünlük bozulmuştur.)
-İtilaf devletleri güvenliklerini tehlikeli gördükleri bölgeleri işgal edebileceklerdir. (7. Madde)
-Doğu Anadolu’da 6 ilde herhangi bir karışıklık çıkarsa bölge işgal edilebilecektir. (24. Madde) (Bir Ermeni devleti kurulmasına zemin hazırlanmak istenmiştir.)
** Askeri Alandaki Maddeler :
- 50.000 kişilik Jandarma kuvveti dışındaki bütün Osmanlı orduları terhis edilecektir.
- Osmanlı donanması, gösterilen limanlarda İtilaf devletlerine teslim olacaktır.
- Osmanlı silah ve cephanesi İtilaf devletlerine teslim edilecektir.
- İtilaf devletleri esirleri serbest bırakılacak fakat Osmanlı esirleri serbest bırakılmayacaktır.
** Teknik ve Ekonomik Alandaki Maddeler : Demiryolları, bütün ulaşım ve haberleşme araçları, limanlar, Toros tünelleri ve geçitler İtilaf devletleri denetimine bırakılacaktır.
Not : Çok ağır şartlar taşıyan, işgallere zemin hazırlayan (özellikle 7. Maddesiyle) Osmanlı Devleti’ni fiilen sona erdiren bir antlaşmadır. İstanbul Hükümeti anlaşmayı olumlu karşılamış, Mustafa Kemal’inde içinde bulunduğu birçok aydın ise tepki göstermiştir.
Mondros’a karşı Müdafaa-i Hukuk Cemiyetleri, işgallerin başlamasıyla da Kuvay-ı Milliye birlikleri kurulmuştur.
Not : Osmanlı’nın kayıtsız şartsız teslim belgesidir.
MONDROS’TAN SONRAKİ İŞGALLER
-İngiltere – Musul (ilk işgal), Urfa, Antep ve Maraş’ı işgal etmiş, ayrıca İzmit, Eskişehir, Afyon, Samsun, Merzifon ve Batum’a asker çıkarmışlar.
-İtilaf Devletleri – İstanbul’u fiilen işgal etmiş (13 Kasım 1918)
-Fransa – Adana ve çevresini işgal etmiş.
-İtalya – Antalya ve Konya çevresini işgal etmiştir.
Not-1 : Urfa, Antep ev Maraş sonradan Fransa’ya devredilmiştir.
Not-2 : Paris Barış Konferansı’ndan sonra Yunanlılar İzmir’i işgal etmişlerdir. (15 Mayıs 1919)
MONDROS’TAN SONRA KURULAN CEMİYETLER
I. ZARARLI CEMİYETLER :
A) Azınlıkların Kurduğu Cemiyetler :
Mavri Mira : Rumlar kurmuştur. Batı Anadolu ve Trakya’yı Yunanistan’a dahil ederek “Megalo İdea”yı gerçekleştirmek istemişlerdir. Yunan Kızıl Haçı, Fener Rum Patrikhanesi, okullardaki izci teşkilatları ve diğer Rum cemiyetleriyle işbirliği içindedirler.
Etnik-i Eterya : “Megalo İdea” amacıyla 19. Yy. başlarında kurulmuş aynı amaçla Mondros’tan sonra da faaliyetlerini sürdürmüş bir Rum cemiyetidir.
Rum Pontus Cemiyeti : Fatih’in 1461’de ortadan kaldırdığı Trabzon Rum İmparatorluğu’nu yeniden kurmak için çalışmalar yapmıştır.
Hınçak ve Taşnak Cemiyeti : Çukurova’dan Trabzon’a çizilen bir hattın doğusunda kalan bütün topraklarda bir Ermeni devleti (Magna Armania) kurak için çalışmalar yapmışlardır.
Alyans-İsrailit (Makkabi) Cemiyeti : Yahudi azınlık tarafından ekonomik, dini ayrıcalıklarını sürdürmek amacıyla kurulmuştur.
B) Türkler Tarafından Kurulan Milli Varlığa Düşman Cemiyetler :
İngiliz Muhipler Cemiyeti : İngilizler’le iyi geçinerek ülkeyi en az zararla kurtarmak isteyen ve İngiliz mandasını savunan bu cemiyette padişah Vahdettin, Sadrazam Damat Ferit gibi kimseler de üyedir.
Teali İslam Cemiyeti : Halifeye ve İslamiyet’e kesin bağlılıkla kurtuluşun gerçekleşeceğine inanmışlardır. İlmi, ahlaki, sosyal yollarla siyaset yapmışlardır.
Wilson Prensipleri Cemiyeti : Amerikan mandasını savunmuşlardır.
Sulh ve Selamet-i Osmaniye Cemiyeti : Kurtuluşun Osmanlı saltanatına bağlılık ve padişaha kesin itaatle mümkün olacağına inanmışlardır. Meşruti demokrasiyi ilke edinmişlerdir.
Kürt Teali Cemiyeti : Doğu Anadolu’da bağımsız bir Kürt devleti kurmak için kurulmuşsa da halkın fazla desteğini alamamıştır.
Hürriyet ve İtilaf Fırkası : 20. Y.y. başlarında İttihat Terakki’ye muhalif olarak kurulmuş Mondros’tan sonra da milli mücadeleye karşı faaliyet sürdürmüştür.
Trabzon Adem-i Merkeziyet Cemiyeti : Trabzon ve çevresinde bağımsız bir Türk devleti kurmak istemişler, zamanla milli mücadele safına geçmişlerdir.
II.YARARLI CEMİYETLER :
* Trakya ve Paşaeli Cemiyeti : Trakya ve çevresini özellikle Mavri Mira’nın faaliyetlerine karşı korumak amacıyla kurulmuştur. İlk kurulan cemiyettir.
* İzmir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti : Batı Anadolu’yu Rumlar’a karşı korumak amacıyla kurulmuştur. İzmir’in işgali sonrası Anadolu’ya milli mücadele için cephane taşımışlardır.
* Trabzon Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti : Bir yandan Rum Pontus cemiyetine diğer yandan Adem-i merkeziyet cemiyetine karşı faaliyet gösteren, Trabzon ve çevresini korumaya çalışan cemiyettir.
* Kilikyalılar Cemiyeti : Çukurova bölgesini Ermeniler’e ve Fransızlar’a karşı savunmak amacıyla kurulmuştur.
* Harekat-ı Milliye ve Redd-i İlhak Cemiyeti : İzmir’in Yunanlılar’ca işgaliyle beraber ilhakı önlemek amacıyla kurulmuştur. İşgallere karşı fiilen karşı koymuşlardır.
* Anadolu Kadınları Müdafaa-i Vatan Cemiyeti : Merkezi Sivas olmak üzere kurulmuş ve kısa sürede bütün vatana yayılmıştır. İşgalleri protesto ettikleri gibi Milli Mücadele’ye para ve Mal yardımı sağlamışlardır.
* Milli Kongre Cemiyeti : Türk halkının haklılığını basın yoluyla Dünya kamuoyuna duyurmayı amaçlayan bir cemiyettir. Silahlı direnişi düşünmemiştir.(Diğer cemiyetlerden farklı olarak bölgesel olmaktan uzak,ulusal özelliklere sahiptir.)
* Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti : Doğu Anadolu’da Ermeni devletinin kurulmasına engel olmak amacıyla ortak savunma kararı almış bir cemiyettir.
Not-1: Cemiyetlerin hemen hepsinin kuruluşunda dayandıkları nokta Wilson ilkeleridir.
Not-2: Milli cemiyetler kendi bölgelerin kurtarmak için kurulmuş, Sivas kongresinde” Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adı altında birleşmişlerdir.
Not-3: Milliyetçilik ve bağımsızlık amacıyla Mondros Ateşkes'inden sonra kurulmuşlardır.
Not-4: Başlangıçta basın-yayın yoluyla mücadeleyi, gerekirse silahlı direnişe geçmeyi amaçlamışlardır.
PARİS BARIŞ KONFERANSI (18 OCAK 1919)
İtilaf devletlerinin temsilcileri mağlup devletlerle yapacakları barış antlaşmalarının şartlarını belirlemek için Paris’te toplanmışlardır. Sevr hariç diğer barış antlaşmalarının şartları belirlenmiş, Osmanlı topraklarını paylaşma konusunda anlaşamadıkları için Sevr sonraya bırakılmış, gizli anlaşmalar feshedilmiştir.Daha önce İtalya’ya vaat edilen Batı Anadolu, İngiltere’nin çıkarına ters düştüğü için ve Yunan propagandasının etkisinde kalarak Yunanistan’a verilmiştir. Bu olay İtilaf devletleri arasında ilk kez ikilik çıkmasına ve bir yönüyle II. Dünya Savaşı’na sebep olmuştur.Wilson İlkeleri’nin “sömürgecilik yapılmayacak” maddesine karşı manda ve himaye fikri ilk kez burada ortaya atılmıştır.
İZMİR’İN İŞGALİ (15 MAYIS 1919)
Yunanlılar Paris Konferansı’nda alınan karara dayanarak 15 mayıs 1919’da İzmir’i işgal etmişler, özellikle Hasan Tahsin’in attığı ilk kurşunla beraber katliamlara girişmişlerdir.Not-1 : Kuvay-ı Milliye’nin doğmasına yol açmıştır.
Not-2: İlhak amacı taşıdığı için Türk halkı büyük tepki göstermiştir.
Not-3: Redd-i İlhak Cemiyeti kurulmuştur.
AMİRAL BRİSTOL RAPORU (13 EKİM 1919)
Amerikalı bir amiral olan Bristol’un başkanlığındaki bir heyet Batı Anadolu’ya gelerek incelemelerde bulunmuş ve burada nüfus çoğunluğunun Türkler’e ait olduğunu, katliamlardan Yunanlılar’ın sorumlu olduğunu ve İzmir’in işgalinin haksız olduğunu ileri sürmüştür. ABD kandırıldığını görmüş, Wilson ilkelerinin uygulanmamasına kızarak aktif dünya siyasetinden çekilmiş, “Monroe Doktrini” uygulanmıştır.Not : Amiral Bristol Raporu Türk halkının ve Kurtuluş Savaşı’nın haklılığını göstermesi açısından önemlidir.
KUVAY-I MİLLİYE HAREKETİ
Mondros Mütarekesi ‘nden sonra başlayan işgaller, işgallere İstanbul Hükümeti’nin sessiz kalması ve Osmanlı ordularının terhis edilmiş olması üzerine kurulmuştur. Halkın kurduğu bölgesel direniş güçleridir. Düzenli ordu kuruluncaya kadar düşmanı oyalamayı ve kayıp verdirmeyi amaçlamış, ihtiyaçlarını halktan karşılayan, belli bir merkezden yönetilmeyen düzensiz çetelerdir. TBMM’ye karşı çıkan isyanların bastırılmasında etkili olmuşlar ve düzenli ordunun çekirdeğini oluşturmuşlardır.
Kaynak:Yakup Erinç
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder