11 Şubat 2009 Çarşamba

FATİH SULTAN MEHMED İLE İLGİLİ EĞİTİCİ HİKAYELER

Fatih, 1453 yılı 23 Mart’ta ordusuyla Edirne’den hareket etti. Kuşatma 6 Nisan’da başladı. 18 Nisan’da İstanbul adaları alındı. 22 Nisan gecesi Türk donanması karadan Haliç’e indirildi ve son olarak 29 Mayıs sabahı yapılan taarruzla, muhtelif devletler tarafından yirmi sekiz defa muhasara edilen İstanbul, Osmanlı topraklarına katılmış oldu.

Savaş sonunda Fatih, beyaz atına binmiş, ordusunun önünde, yanında hocaları bulunduğu halde İstanbul’a ilk defa girerken, şehir halkı heyecanla Türk ordusunu karşılamaktadır. Ak sakalı ve ağır duruşuyla Akşemseddin’i padişah sanarak ellerindeki çiçek demetlerini ona vermeye çalışan şehir halkına göz ucuyla Fatih Sultan Mehmed’i göstererek ; ‘Sultan Mehmed odur, çiçekleri ona veriniz’ demek istiyordu. Fatih de Akşemseddin‘i göstererek ;’Gidiniz gene ona veriniz.. Sultan Mehmed benim ama o benim hocamdır’ dedi.
Fatih, şehre girince doğruca Ayasofya’nın önüne gelir. Burada büyük rütbeli papazlar, keşişler ve halk padişahın atının ayaklarına ağlayarak kapanırlar. O zamanlarda bir hükümdar, bir şehri zapdettiği zaman yağma ederdi. Bizanslılar da bunu bekliyorlardı fakat büyük Türk Sultanı bu yerlerde sürünen Bizanslılara şu şahane sözleri söylemiştir: ‘Kalkınız ve müsterih olunuz. Ben Sultan Mehmed; hepinize söylüyorum ki, bu andan itibaren ne hürriyetleriniz, ne de hayatlarınız hakkında gazap-ı şahanemden korkmayınız. Kimsenin malı yağma edilmeyecektir. Kimseye zulüm yapılmayacaktır. Hiç kimse dini inanışlarından dolayı cezalandırılmayacaktır.’ Bu şahane müsamaha Rumları şaşırttı. Bu ne büyük kumandandı! Bu ne inanılmaz sözlerdi!


KAYNAK İNTERNET

Hazret-i Padisah Fatih Sultan Mehmethan zamaninda yapilacak bir camii insaati icin bir yerde uygun gorulen araziyi fatih istimlak eder. Ve fermanida muhurleyerek istimlak kararini tasdikler. Fakat bu arazinin sahibi bir yahudidir. Bu olay uzerine Istimlak kararini kendine yediremeyen yahudi kadiya giderek koca padisahi sikayet eder.Kadi padisahi huzuruna cikarir. Her iki tarafida dinledikten sonra kadi kararini aciklar:

"Padisahin muhur vurdugu sag eli kesilecek"

Fatih sultan mehmet karara tepkisiz kalip bir tek cumlesine bile karsi gelmemistir.

Bu karar uzerine yahudi "yahu koskoca padisahin elini kesecekler ve bunu sadece benim arazim istimlak edildi diye yapacaklar" diye dusunerek kararindan vazgecer. Kadi fatih sultan mehmete donerek "eger padisahligina guvenipte benim verdigim karara karsi gelseydin $u gordugun topuzla senin kafani ezer seni oracikta oldururdum" der. Kadinin bu cumlelerine istinaden koca sultan fatihte "Egerki sende benim padisahligima aldanip farkli bir karar verseydin bende senin kafani kilicimla koparirdim" der.

Yahudiye gelince .......

Bu adalet sistemine ve bu kadar insanliga yuregi ne kadar haz etmistir ki o karar verildikten sonra sikayetini geri alir ve muslumanligi kabul ederek o anda sahadet eder....... KAYNAK İNTERNET

Hiç yorum yok: