19 Eylül 2010 Pazar

SAVUNMA MEKANİZMALARI

SAVUNMA MEKANİZMALARI

Her birey kendisini rahatsız eden kaygı durumundan kurtulmak üzere birtakım girişimlerde bulunur. Buna genel olarak, “savunma” adı verilir. Bu savunma şekilleri, kaçmak, gözden kaybolmak, uyumak şeklinde olduğu gibi, başka birinin hareketlerini inkara kalkmak ya da psikolojik bastırmaya (repression) baş vurmak biçiminde de olabilir. Savunma, genellikle anksiyetenin etkisini azaltmak üzere öğrenilmiş tepki biçimi olarak tanımlanabilir. Okul öncesi çocuğun anksiyeteye karşı geliştirdiği başlıca savunma mekanizmaları “içe çekilme, bastırma, inkar, gerileme ve yansıtmadır.”
İçe Çekilme (Withdrawal) Davranışı:
Okul öncesi dönemindeki çocuk genellikle korkutulduğu ortamlarda sık sık bu savunma yolunu seçer. Yabancı biri odaya girdiğinde çocuk ondan gözlerini kaçırır, odadan kaçar, yabancı bir grup çocuk kendisiyle oynamak istediğinde onları reddeder. Bunun sonucu olarak da bu tür sorunlar, bireyi uyumsuzluğa götürebilir.
Gerileme (Regression):
Bir ruhsal çatışma, önüne geçilemeyecek ve bireyin uyumunu tümüyle bozacak bir düzeye ulaşırsa, birey kolaylıkla uyum gösterebileceği ilkel davranış örneklerine dönebilir. Gerileme (regression) daha önceki gelişim yüzünü karakteristik bir tepkisidir. Parmak emme ya da alt ıslatma örnekleri, bir süre önce bu tür davranışları sona eren çocuklar için birer regressive davranış belirtileridir.
Yeni bir kardeşin doğumu ile cıvıldayan, emekleyen, parmak emip, tırnak yemeye başlayan çocuk, bu tür bebekleşme hareketleriyle kaybettiği ilgiyi kazanma savaşımına girer.
İnkar (Denial):
Duygusal çatışmalar ve buna bağlı sıkıntı halini hafifletmek için bu çatışmanın temel öğesini unutma, yok sayma durumuna, yani inkar etmeye baş vurulur.
İnkar, anksiyetenin çoğaldığı durumlarda görülür. Örneğin, kendisini açık bir şekilde ihmal eden annesinin düşmanca tavrını, çocuk inkar edebilir ve onun çok nazik ve kendisini seven bir kişi olduğunu savunabilir. Aileleri tarafından ihmal edilen bazı çocuklar da bu kimselerin anne ve babaları olduklarını inkar edebilirler; kendilerinin evlatlık olduğunu, gerçek anne babalarının ise kendilerini çok sevdiklerini öne sürebilirler.

Bastırma (Repression):
Bilincin kabul edemeyeceği birtakım arzuların bilinçaltına itilmesi olayı, bastırma biçiminde bir savunma mekanizmasıdır. İtilen bu arzular orada bir kompleks (karmaşa) halinde saklanacak ve her fırsatta çeşitli şekillerle bilince çıkmaya çalışacaktır.
Başka bir deyişle bastırma, herhangi bir şey hakkında düşünmeyi reddetmektir.
Yansıtma (Projection):
Bir bireyin istenmeyen herhangi bir düşünce ya da eylemi, saldırgan arzu, nefret veya suçluluk gibi bilinçaltı duygularını, bir başkasına yansıtması durumudur.
Hırsızlık yapan bir çocuk, diğer bir çocuğu suçlarken, sadece eleştiriden kurtulmakla kalmaz, böylelikle suçunu da inkar etmiş olur.
Yansıtma (Projection) mekanizması kişiyi anksiyeteden iki biçimde koruyabilir.
1) Kişi, kendi eksikliklerini, yanlışlıklarının sorumluluğunu ya da suçunu başkalarına yükler;
2) Suçluluk duygularını uyandıracak nitelikte içsel tepkilerini, düşüncelerini ve isteklerini diğer insanlara mal eder.

ANKSİYETE(ENDİŞE);Anksiyete,bilinçli olarak kavranılan,sinirlilik,gerginlik ve korku duyguları şeklinde hoş olmayan bir emasyonel durum olarak tanımlanabilir.
Sorunun ne olduğunu bilmeksizin duyulan belirsiz bir korku olarak tanımlanabilen anksiyete,erişkin ve çocuklarda çeşitli şekillerde görülen bir ergenlik durumudur.Özellikle okul öncesi döneminde anksiyete ye neden olan etkenlere sık rastlanır.Çocuklukta saldırgan,cinsel veya bağımsız dürtüleri yeterince ifade edememenin sıkıntısıyla anksiyete görülebilir;ya da yeni doğan bir kardeş bu endişe
haline neden olabilir.
Annesinin kendisini unutacağı düşüncesiyle yuvada uyumak istemeyen çocukla,istemediği sınıf içi faaliyetlerinde mide bulantısı gibi psiko-somatik belirtiler
gösteren çocuğun sorunu birer anksiyete örneğidir.
Çok sıklıkla anksiyete bazı beklenen ortamlarda oluşur. Örneğin;yeterince anne-baba sevgisi olmadığını ya da kötü bir hareketinin cezalandırılacağını düşünmek veya
terk edilerek yalnız bırakılmak gibi...Her birey kendini rahatsız eden bu marazi duygudan kurtulmak üzere birtakım girişimlerde bulunur. Buna genel olarak SAVUNMA adı verilir. Savunma,basitten karmaşığa kadar farklı davranışlar içerir. Bu
savunma şekilleri kaçmak,gözden kaybolmak,uyumak şeklinde olduğu gibi başka birinin hareketini inkara kalkmak ya da psikolojik bastırmaya(repression)başvurmak biçiminde de olabilir.
Savunma genellikle anksiyetenin etkinliğini azaltmak üzere öğrenilmiş tepki biçimi olarak tanımlanabilir. Ego ise tıpkı beden gibi bir korunma iç güdüsü ile kendisini çeşitli sıkıntı verici durumlardan, zararlı dış etkilerden koruma çabası içindedir(Prof.Dr. Haluk Yavuzer,Çocuk ve Suç,Altın Kitap Yayınevi,Bilimsel Sorunlar Dizisi:6 , 1.baskı :Mayıs-1982)

Hiç yorum yok: